İçerik üretmek, çeşitli alanlarda bilgiye ihtiyaç duyan bir aktivitedir. Özellikle profesyonel bir şekilde üretilen içerikte, araştırma, veri analizi, belirli bir stratejiyi takip etme, bir hedef kitle planlama ve sonrasında ölçümleme gibi birbirini besleyen adımlar bulunur. İçerik, kullanıcıların sorularına yanıt vermek, eğlendirmek, bilgilendirmek, ilham vermek gibi bir çok amaçla yazılan ve tek bir doğru yapısını olmayan bir kavramdır. Video, metin, sesli, infografi, test, liste gibi birbirinden farklı şekil ve mecralarda karşımıza çıkan içerikler, kullanıcıların tüketmesi için üretilir. Peki, bu üretim aşamasına tüketiciyi yani kullanıcıyı da davet etmeyi hiç düşündünüz mü?
User Generated Content (UGC) Nedir?
User Generated Content, genel olarak Kullanıcıların Oluşturduğu İçerik veya Kullanıcılar Tarafından Oluşturulan İçerik olarak çeviriliyor. Daha detaylı olarak konuşacak olursak kullanıcıların ürettiği ve sizin herhangi bir masraf yapmadan yayınlayabildiğiniz içeriklere user generated content (UGC) denir. Bu içerikler; sosyal mecralarda veya internet sitenizde üretiliyor olabilir. Markanız hakkında atılan bir tweet, bir Instagram paylaşımı, UGC kapsamına girer. Dünya üzerinde ve ülkemizde UGC’yi kullanan birçok marka bulunuyor. Hatta doğrudan UGC ile hayat bulan içerik platformları da mevcut. Sosyal medya kanallarının tamamı, UGC ile yoluna devam ediyor.
Bunun yanında, UGC’yi en sık gördüğümüz yerlerden birisi de forum ve sözlük sayfaları. Tamamen kullanıcıların oluşturdukları içeriklerle ilerleyen ve varlıklarını buna borçlu olan bu sayfaların dışında hem yazar ekibi olan hem kullanıcıların içeriklerini paylaşan siteler de mevcut. Kullanıcı yorumlarını ve deneyimlerini (testimonial) paylaşmaları da önemli bir UGC bileşeni.
User Generated Content Örnekleri
Ülkemizde UGC ile içerik üreten ve bu yolla büyüyen markalar arasında Yemek.com yer alıyor. Kendi profesyonel yazarlarının yanı sıra kullanıcılarının da içerik üretmesini teşvik eden ve onları hem anasayfada hem de sosyal medya hesaplarında paylaşarak öne çıkaran yemek.com, bu sayede alanında önde gelen isimlerden birisi oldu.
UGC’den büyük güç alan diğer içerik platformları da hem Türkiye’de hem de yurt dışında oldukça ünlü olan Buzfeed, Onedio, Listelist gibi mecralar. Kendi yazar kadrolarının dışında, kullanıcıların ürettikleri içeriklerle yollarına devam eden bu mecralarda üretilmesi ve tüketilmesi daha kolay olan quiz, liste, galeri gibi içerik türleriyle kullanıcılar oldukça yüksek bir oranda etkileşime giriyor.
Global örneklerin en başarılılarından ve belki de en eskilerinden biri olarak Burberry’nin Art of the Trench akımından bahsedebiliriz. 2009 senesinde, evet 11 sene önce, kullanıcıların Burberry’nin bir trençkotu ile paylaştığı fotoğrafları hem Facebook sayfasında hem de internet sitesinde öne çıkaran Burberry, o zamana kadar pek yapılmamış bir şeyi yaptı ve o dönem çok büyük ses getirdi. Kendi fotoğrafları da yayınlansın diye kullanıcılar fotoğraf bombardımanı yaptı ve Burberry’nin konuşulması yükselişe geçti. UGC’nin faydalarından biraz spoiler vermiş olabiliriz. O zaman sürprizi daha fazla bozmadan UGC’nin faydalarını uzun uzun konuşacağımız ikinci başlığımıza geçeli.
User Generated Content’in Faydaları
Hatırlanırlık ve Güven
Az önce ağzımızdan kaçırmış olabiliriz birkaç faydayı. Önce şunu söyleyerek başlayalım, Salesforce’un araştırmasına göre kullanıcıların %92’si arkadaşlarının veya ailelerinin sosyal medya kanallarında paylaştıkları şeylere, markaların paylaştıklarından daha fazla güveniyor. Yani kullanıcı tarafından konuşuluyor olmanın önemini gösteriyor bu. Aynı araştırma, kullanıcıların %53’ü kullanıcılar tarafından oluşturulan içeriklerin (sosyal medya postları, web sitesi içerikleri, sözlük entry’leri, testimonial yazıları ve videoları vb.), satın alma kararlarına etki ettiğini ifade ediyor. Bu istatistikler bize gösteriyor ki kullanıcılar, kendileri gibi tüketici konumunda olanların yazdıklarını, kaydettiklerini daha güvenilir ve hatırlamaya ve hatta aksiyona geçmeye değer buluyor. Eşit şartlardaki kişiler, birbirlerinin sözlerine önem veriyor demek oluyor bu. Markaların bunun bilincinde olup kullanıcılarla iletişime geçerken daha dikkatli ve bilinçli hareket etmeleri gerekiyor.
Etkileşim ve Popülarite
Kullanıcılar tarafından oluşturulan içerikler, o içeriği oluşturan kullanıcı ve çevresindekiler arasında bir popülerlik yaratacak ve çeşitli mecralarda paylaşılacak. Bu, markanın konuşulurluğunu ve paylaşılırlığını artıran bir faktör olduğu için birçok marka kullanıcılar tarafından oluşturulan içerkleri sosyal medyada paylaşırken o kişileri de etiketleyerek paylaşıyor. Böylelikle retweet, repost, paylaşılma, beğeni gibi etkileşim kaynaklarını sonuna kadar kullanmaya çalışıyorlar.
Bütçe, Enerji, Zaman Tasarrufu & Dezavantajı
Markalar ve içerik üreten ajanslar için bütçe, enerji ve zaman tasarrufu demek olan UGC’nin bu faydalarının yanında dezavantaj olarak sayılabilecek optimizasyon ve moderasyon süreçlerini de göz önünde bulundurmak gerekiyor. Kullanıcı bir içeriği sitede oluşturdu, güzel, ama bu içeriğin optimize edilmesi veya sayfa için uygun değilse doğrudan kaldırılması gibi konular bulunuyor. UGC stratejisini kullanmaya başlamadan önce bunların analiz edilmesi gerekiyor.
Social Proof ve User Generated Content İlişkisi
“Social Proof” olarak geçen “Sosyal Kanıt” olarak çevrilebilen bir iletişim teorisi, UGC’nin başarısının altındaki gizemi aydınlatıyor aslında. Temel olarak bu teoriye göre kişiler, başkalarının yaptıklarını dikkate alır ve bunu doğru olarak kabul ederek kendisi de uygular. Burada, kullanıcıların kendi görüşlerini ve tecrübelerini aktardıkları içerikler, diğer kişiler tarafından doğru kabul edilir ve UGC’nin gücünün nereden geldiğini göstermiş olur.
